1 Mart 2010 Pazartesi

Bir Deli Öyküsü


Bir Temmuz öğleni doğmuşum
Sıcak bir Antalya gününde yani,
Sıcakkanlı oluşum bundandır belli ki;
İyi mi ettim kötümü ettim bilmem ama
Her doğum günümde "İyi ki doğdun" derler
Yalandan da olsa bana.
Garip bir çelişkidir doğuşum zaten
Seçme şansım olsaydı eğer
Mutlak kalırdım anne karnında
Ekmek elden,su gölden ne de olsa
Olmazdı da ne dert, ne gam, ne tasa
Gülerken ağlamak,ağlarken gülmek,
Derler ki deliye has bir marifet.
Dengesizliğime etiket ararken
Aniden farkettim beni içten içe yiyen
Kanı deli,ruhu değişken
Saçma sapan zat-ı muhteremi.
Bir deli var bende benden içeri
Ki şu hali en deli yani.
Eller gezinedursun
"Yumurta mı tavuktan Tavuk mu yumurtadan" çıkmazında İçimdeki çelişki aslında en çetini.
Düşümdükçe halimi
"Hay ben böyle..."yle başlayan cümleler kurarım
Ve aklımda büyük bir kaos beliriverir,
Sadece kendini seven bir egoist mi içimdeki,
Yoksa sevip sevip kavuşamayan bahtsız bir bedevi mi? Yani asıl soru şudur ki;
Aşk mı benden , ben mi aşktan çıkıyorum kim bilir ki?
Kimin kimden ya da neyden çıktığı meçhule kalırken,
Bir türkü tutturur içten içe ruhum;
"Uzun ince bir yoldayım gidiyorum gündz gece,
Bilmiyorum ne haldeyim gidiyorum gündüz gece" Yürüyorum ama nerede,deli saçması bir öyküde,
Akılsız başım elimde,amaçsız,sessizce.
Diyeceğim odur ki dostlar;
Bir garip Orhan Deli yatar içimde!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder